Dergimizin matbu nüshalarında “çok okunması gerekenler” köşesinde özellikle popüler kültürün malzemesi olmamış ama öykü diline, dünyasına güvendiğimiz yazarları konuk edip, tavsiye etmeye gayret ediyoruz. Tavsiye ettiklerimizin arasında; Dursun Akçam, İsahag Uygar Eskiciyan, Cabir Özyıldız, Doğukan İşler, Burçe Bahadır, Ahmet Karadağ, Murat Özyaşar, Demet Şahin, Eylem Ata Güleç, Özgür Çırak gibi isimler yer aldı.

İnternet sitemizde yayımlanmak üzere bir seri de hazırlamak istedik. Serinin adı “Şefin Tavsiyesi” Haftalık olarak yayımlanan serinin konukları arasında Burcu Ünlü, Ümit Aykut Aktaş, Arzu Uçar, Selman Dinler, Doğu Kaşka, Kadire Bozkurt, Metin Nart, Murat Çelik, İ. Usame Yördem, Volkan Zamanoğlu, Nazlı Ayça Özkarahan ve Serkan Türk yer aldı. Serinin bu hafta konuğu ise;  Sema Bayar.

Sema Bayar Kimdir?

Sema Bayar: 1983’te Ankara’da doğdu. Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesinden mezun oldu. Öyküleri Heceöykü, Dergâh, Türk Edebiyatı, Kitap-lık, Mahalle Mektebi, Söğüt Muhit ve Kayıp Kayıt dergilerinde yayımlandı. İlk kitabı Kulaklar İçin İplerden Sonra Yaşam, 2021 Ramazan Dikmen İlk Kitap Ödülü’nü aldı. Bayar, bir kamu kuruluşunda editör olarak çalışmaktadır.

Vakitsiz Ölüler Yurdu

Sema Bayar, Vakitsiz Ölüler Yurdu’nda alacaklısı olduğu yaşamın peşine düşenleri, kendi hikâyesine yer açmak için canhıraş uğraş verenleri, kimsesizliği muska gibi boynunda taşıyanları anlatır. Her biri, ölümü bölüşmek için kendi yolundan gider ve bütün hikâyeler yeterince anlatıldığında mutlak hakikate, ölüme varır. Bütün ölümler vakitsizdir.

Cesur ve şiirsel bir dille örülen öyküler, gerçeküstü bir atmosfere çeker okuru. Bayar, öykülerinde küçük insanların kederli yürüyüşünü takip eder. Tutuşan dalların, için için yanan taşların, ateşe atılan bez bebeklerin, yas tutan ardıçların arasında rüya ile gerçek iç içe girer; masalsı bir dünyanın kapısı aralanır: Karakoncoloslar çatıları mesken tutar, upirler âdem etiyle beslenir, ecinniler gölgelerde oynaşır. Cümle şer taifesi tetiktedir. Ama asıl tetikte olan insanın ipe sapa gelmez kalbidir. Bayar, kalbini dinleyenlerin, günaha bata çıka ömür sürenlerin, nedamet duymayanların, boyun büküp eşiklere baş koymayanların hikâyesi ile karşı karşıya bırakır okurunu. Kaybedenlerin içine düştüğü o şerefli mağlubiyetin koynunda derin bir uykuya dalar kahramanlar. Şefkate muhtaç ruhların, mezar artıklarının, doğmuş olmanın sancısını çekenlerin öyküsü anlatılır. Vakitsiz Ölüler Yurdu, okurunu yer yer karanlık ormanlara çağırırken, anlattıkça burada olmanın ağrısını hafifleten öyküler sunar.( Tanıtım Bülteni hece.com.tr)

Sema Bayar’ın Vakitsiz ölüler Yurdu isimli kitabındaki öykülere genel olarak konu ve dil açısından bakıldığında öykülerinde kullanmış olduğu duru dil tıpkı modern şiirimizin son dönemdeki en büyük temsilcilerinden biri olan İsmet Özel’in zengin görsel çağrışımlar içeren ve coşkun bir lirizm ile okuru hemen şiire bağlayan şiiri gibi öyküsünde günlük dilin sınırlarını genişletilerek şiirsel bir dil kullanmaktadır.

Bayar, öykülerinde merkezine insanı alarak küçük insanların dünyasına ışık tutarak gerçekle kurmacanın birbirine karıştığı öykülerinde toplumcu gerçekçi yaklaşımının yanında gerçeküstü( üstkurmaca) anlatım tekniğinide kullanmaktadır. Binlerce yıl önce mit formunda ortaya çıkan batıl inanç ve bugün hala insanlar üzerinde etkili olan daha çok halk masallarında karşılaştığımız cin, peri, cadı gibi efsane ve genel olarak gerçek dışı olduğu kabul edilen hoşa giden doğaüstü varlıklar(hurafeler) öykülerine ayrı bir zenginlik katmaktadır.  Ayrıca üstkurmaca gibi zengin bir teknik ile masalsı anlatımıyla metni dar bir yelpazeden kurtararak zaman dizgesini kırıp okuyucunun metne farklı bakmasını sağlayarak edebî bir doyum sunmaktadır.

Sema Bayar, Vakitsiz Ölüler Yurdu, Hece Yayınları 85 Sayfa-2023

Adnan ALTUNDAĞ