Connect with us

Küçürek Öykü

Rıdvan Şahin – Görmüş

Yakası eprimiş beyaz gömleği ve giyilmekten kirleri katmanlaşmış kahverengi kadife pantolonu ile sanki bizim zamanımızdan çok uzak bir zamanda yaşıyordu.

Bu sebeple; şu anki zamanda yaşayan tüm insanlara uzaktı ancak başını yere eğip baktığında yerde gördüğü şey her ne ise ona yakındı. Belki de ona saplanıp kalmış, bedeni bizim zamanımızda olsa da zihnen ondan, o gördüğün şeyin zamanından kopamamıştı. “Görmüş” derlerdi ona. Neyi gördüğü üzerine çeşitli tevatürler vardı: Kimi annesini babasından başka bir adamla gördüğünü söylerdi. Nitekim, kimisi de babasının gözleri önünde kurşunlandığından dem vururdu ama herkesin ortak görüşü, gördüğü şey onu o derece etkilemişti ki; gözü artık başka şey görmez olmuştu. Nereden geldiğini, ne iş yaptığını, kaç yaşında olduğunu bilen yoktu. Bir gün gelip Şenler Manifatura ile Tıfl Osman’ın kahvesinin duvarlarının birleştiği yere sırtını dayayıp saatlerce yere bakmaya başladığında dilenci sanmıştı mahalleli. İlkin ayaklarının dibine bozuk para bırakmışlardı. Sonra akşam olup önüne atılan paraları almadan çekip gittiğinde şaşırmışlardı. İkinci gün yine aynı yere oturmuş, yine aynı yere bakmaya devam etmişti. Ona insanlardan önce kediler alışmıştı. Gömleğine, pantolonuna sürtünüp sırnaşmışlardı. İnsanlarsa dilenci olmadığını anlamışlardı. Kahveci, onun yere oturmasına gönlü razı olmamış, oturacağı yere bir sandalye koymuştu. O ise hiç garipsemeden sandalyeye oturup aynı yere bakmaya devam etmişti.
Baktığı yerde gördüğü bir şey vardı. Belki; gerçekten diğer insanların göremediği bir şeyi görüyordu ya da diğer insanlar kendilerine ve birbirlerine kör oldukları için hiçbir şey görmüyorlardı. Görmüş görüyordu ve belki gördüğü için bakıyordu. Kim bilir?

Click to comment

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir